fenerin basket maçını falan izlerken anca girdim yatağıma artık tamamen dinlenme uyuma vakti...bugün tam 25bin adım atmışım zaten ayaklarım zonkluyor umarım güzel uyurum gerçi sabah erken kalkıp kargolara gidicem öğlene kadar çalışıyolar haftasonu o işlerim var sabahtan...ama uyuyamıyorum çok nasılsa sorun olmaz....senden ses çıkmadı bu gece umarım yolundadır herşey umarım şu an anne evinde kendi yatağında uykunun en güzel yerindesindir....bugün bir ara dolanırken önce güvenparktan geçtim dolmuş durakları falan orda o gölbaşı toki sırasını görünce de içim bir tuhaf oldu sonuçta ben de az beklemiyordum ne güzel günlerdi aslında o dolmuşa oturduğum an böyle mutlu oluyordum sana geliyorum diye gerçi dolmuşu çok uzun süre kullanamadık...peşinden aşağıya doğru yürüdüm sıhhıye tarafına bu sefer de egoya bindiğimiz durak falan geldi karşıma mavinin oradaki orada da az beklemiyordum 195 gelse de binsem gelsem diye gerçi o durakta seninle birlikte de çok beklemiştik dersaneden çalıştığın zamanlar...gerçekten çok güzeldi herşey aslında bu kadar duygusal olup bu kadar gereksiz hafızaya sahip olmak hoş birşey değil böyle zamanlarda onu daha da bir anlıyorum...ahh o günler...o kızılaydan oraya olan 1 saat yolculuk heralde hayatımın en zevkli en hevesli en mutlu yolculukları oluyordu...bazen senden önce varıp girip içerde seni beklemek bazen de sen uyurken gelip seni öpmek koklamak ve yanına yatmak...dönüp bakınca diyorum ki her ne olursa olsun...iyi ki karşıma çıktın iyi ki seni tanıdım iyi ki hayatıma girdin iyi ki benim oldun...içinde sen olan ve yaşadığım hiçbir şeyden pişman değilim buna çektiğimiz ya da benim çektiğim zor günler de dahil....çünkü yaşadığımız aklıma gelen gözümün önünden geçen o kadar çok güzel anı var ki herşeye değer...işin özü bir dolmuş durağı bir otobüs durağı bir dolmuş bir ego bazen yüzümde tebessüm yaratıyor yürürken bile...ve bunların hepsi senin sayende...çok uzattım...iyi geceler iyi uykular olsun...seni çok seviyorum ve özledim...