az biraz yürüdüm geldim yine meşhur odama...zaten şehrin iç kısmı kalabalık saçma sapan kılıklı insanlar dolanıyor carnavallarına sıçayım...sahil kenarına attım kendimi bayadır okyanusla takılmamıştım yalnız ha geçenlerde sabaha karşı gidip sızıp kaldığım gece hariç ama o gün yürümemiştim zaten....çıkarken masus telefonu almadım yanıma sürekli saate falan bakmayayım zamanı kollamayayım diye ama eve bir döndüm bir baktım yine de öyle çok zaman geçmemiş...bugün bir böyle hüzün mü duygusallık mı keyifsizlik mi adını da koyamıyorum ama bişey var üstümde farklı bişey yine..bir garibim anlayacağın....şu an burda da tarih bir daha attı çok şükür şafak azalıyor gittikçe tek sayılara düşmeme çok az kaldı şu pazartesi olduğunu da bir görsem...tabi sen de tam tersini istersin şu an pazartesi gelmesin iş başlamasın diye....napıyon acaba cadı uyumadığın kesin de...rakıda falansan da 1kadehte benim için iç lütfen...öyle özledim o zıkkımı ama sevdiğim insanla karşılıklı içmeyi özledim en çok öyle alalede falan değil...neyse şimdilik gideyim fazla kafa şişirmeden kendi içim şişmiş resmen konuştukça yazdıkça yazasım geliyor blog arkadaşıma....gece bana uzun daha çok uğrarım buraya...seni çok özlüyorum be hele öyle anlar geliyor ki bazen resmen içimden birşey kopuyor gibi hissediyorum...bazen sana da çok saçma şeylerden sitem edebiliyorum sanırım bu yüzden...afedersin...sen de nolur beni anlamaya çalış birazcık...ne halde olduğumu aylardır bir ben bir kendim biliyorum...